10 Kasım 2012 Cumartesi

Atop Time Zone'dan hediyeniz var

Hediye vermek güzeldir. Karşınızdakine değer verdiğinizin, onu mutlu etmek istediğinizin işaretidir. Biraz da olsa gülümsetip, sevindirebildiğinizde içinize yayılan sıcaklık ve memnuniyet hissi çok özeldir. Ben de 5. yaşında koca bir kız olan blogumun ve benim sizlere teşekkür edişimi, hoşunuza gideceğini düşündüğüm bir hediye ile taçlandırmak istiyorum.  

İlk hediyemiz Atop Time Zone'dan VWA model RedDot Tasarım ve iF Design ödülleri sahibi akıllı, stil sahibi ve cıvıl cıvıl bir saat. 

Gözlerinizin bu güzel renkleden kamaştığını umarak, izninizle saatiniz hakkında biraz bilgilendirme yapmak istiyorum. Bu saatlerin en büyük özelliği dünyanın neresinde olursanız olun, üzerindeki bezeli çevirerek bulunduğunuz şehrin yerel saatini size vermesi. Hatırladınız mı ben de Londra'ya giderken, bezeli çevirmiştim hop merhaba Londra saati, güle güle saat farkları.  Ben derim ki, bir aşağıdaki adresleri ziyaret edin, saati daha yakından tanıyın ve renk seçiminizi yapın.

Güzel değil mi? Simdi kararınızı vermiş olduğunuzu varsayarak diyorum ki:

*Bu yazının altına ister saatle ilgili, ister blogla ilgili  sadece 1 adet yorumunuzu bırakın, yorumunuzla birlikte websitesinden seçtiğiniz rengi belirtmeyi unutmayın.

*Yorumlarınızı tüm hafta sonu gönderebilirsiniz,  http://randomresult.com/ yoluyla seçilip, 12 Kasım Pazartesi günü  açıklanacaktır.

*Her konuda değişiklik yapma hakkı bendenize aittir.

Artık bu güzel saate kavuşmak için ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz. Hadi bakalım çalıştırın parmakları.

İyi şanslar! 


9 Kasım 2012 Cuma

5 yıl oldu bile



Bir yıl daha göz açıp kapayıncaya kadar geçti ve bu blog 1 yaşına daha girdi. Bu kadar süreceğini tahmin etmediğim, Moda Cadısı artık 5 yaşında.  Her sene olduğu gibi yine sizlere, bana katlandığınız için teşekkür ederken, minnetimi biraz olsun  göstermeye çalışacağım.

Birlikte nice 15, 25 yıllara deyip, sizleri kocaman öpüyorum!

Again one year is down fast and my blog is now 5 years old. I really didn't think I could do it that long but here's my 5th blog anniversary. Like every year I want to thank you and show my graditude with a little surprise. (Sorry only for Turkish readers )

To 15th, 25th year anniversaries together!

Big kisses!


From Scotland with love



Kısa İskoçya seyahatimizde tarihi bir ev olan Meldrum House'da kaldık. Ana binada düğün grubu olması sebebiyle yer olmamasına rağmen, ahırlardan restore edilen bölümdeki 401 numaralı odamız fazlasıyla hoş ve konforlu idi.

In our short Scotland trip we stayed at an old house called Meldrum House. The main building was full because of a wedding group, our  room 401, converted from stables, was extremely nice and comfortable.


Ben bu Highland cinsi ineklere kahkulleri sebebiyle bayılıyorum, bir de bana doğru dönselerdi :).

I'm really in love with these Highland cows with their bangs. I wish they turned to me while shooting them.




Kahvaltıdaki ekose giymiş reçeller tam fotoğraflıktı.

These cute wee jams in tartan deserved a picture taken.




Sevgilimin kızkardeşinin veda partisinde fosforik ve fantastik ben, Junky Styling'den aldığım London Fashion Freak tişörtümle pek mutlu görünüyorum, değil mi?

My boyfriend's sister held a home party as their farewell to Australia. Don't I look so happy in my London Fashion Freak tee (From Junky Styling) in this very neon and psychedelic environment? 

Modanın 2013 kıyamet alametleri



Aktüel dergisi 2013 kışında hangi trendleri uygularken dikkatli olalım dedi, ben dahil bloggerlardan, moda yazarlarından, tasarımcılardan görüş aldı. Benim bölümüm burada, gerisini okumak için Aktüel nerede biliyorsunuz. Teşekkürler Aktuel!

I was featured at Aktuel mag regarding not to do's on this season with along other bloggers, fashion writers and designers. Thanks Aktuel! 

5 Kasım 2012 Pazartesi

Kısa bir aradan sonra devam

İyi haftalar! Arada hayat değiştiren bir olay olduğu için blogun akışı başka bir yöne kaydı ama bu konuyla ilgili son kez olarak sizinle bir şey paylaşmak istiyorum. Facebook'ta durumu yazdığımda, konuya ilişkin pek çok yorum geldi. İçlerinden bir tanesi de, çok sevdiğim Styleseeking Zurich blogunun Neslihan'ıydı, benim durumumu ve nasıl hissettiğimi çok güzel özetleyen bir alıntı paylaşmıştı, o yüzden sizin de görmenizi istedim. Buradan ona "Neslihan'cım çok iyi geldi, çok teşekkürler" demek istiyorum. (Metin İngilizce ama kusura bakmayın):

 “That is why it is so important to let certain things go. To release them. To cut loose. People need to understand that no one is playing with marked cards; sometimes we win and sometimes we lose. Don't expect to get anything back, don't expect recognition for your efforts, don't expect your genius to be discovered or your love to be understood. Complete the circle. Not out of pride, inability or arrogance, but simply because whatever it is no longer fits in your life. Close the door, change the record, clean the house, get rid of the dust. Stop being who you were and become who you are.” Paulo Coelho, The Zahir 



Neyse şimdi Londra notlarımın son bölümüyle hayata ve bloga kaldığımız yerden devam edelim. 






Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...